Şu bir tarihi hakikattir ki; XII. Asır Anadolusunun kanlı ve buhranlı coğrfyası üstünde Mevlana Celaleddin-i Rumi ve Yunus Emre gibi rehber ve önden gidici insanlar olmasaydı belki de dünyaya parmak ısırtan bir Osmanlı medeniyet ve hakimiyeti de olmazdı. Şuna da inanmak yerinde olur ki, Fatih Sultan Mehmed'e gemilerini karadan yürüttüren, Yavuz Sultan Selim'e ordusunu geçit vermez dağlardan, kervan geçmez çöllerden aşırtan, Varnaları, Kosovaları, Mohaçları meydana getiren ve halkı fütuhat kadar medeniyet ufuklarında da seferber eden, hep o büyük velilerden sızıp kütlelerin kanına canına karışmış olan bu müşterek iman ve idealdir. (Arka Kapak)